
Halbuki küçükken apartman girişinde bir kedisi vardı beslediği,bir gün bir kap sütle indiğinde tarafından terk edildiğini farkettiği.İlk vazgeçilişini o gün tattığını hatırlıyor Smyrna. O gün de tıpkı bugün kadar sızlamışmıydı etlerim diye geçiriyor aklında.Evet sızlamıştı.Tıpkı dün geceki kadar sızlamıştı,tıpkı 13 yaşında annesinin kapıyı üstüne kilitleyip,dönmemecesine gittiği gibi sızlamıştı,tıpkı tek mutluluğu ablasının bir gecede ateşler içinde kıvranırken göçüp gittiği şekilde sızlamıştı.Smyrna bu denli sızılar içinde yaşamıştı.Daha fazla kedileri düşünmek istemedi.Sehpanın üzerindeki kumandaya uzanıp televizyonu kapattı.Zor hareket ediyordu.Başka birinin vücudunu hareket ettirmeye çalışmak gibi.
Smyrna 26 yaşında bir ihtyardı.Ruhu çoktan 60ına ulaşmıştı.Başa sarabilse değiştirabildikleri olurmuydu ruhunda,açılmasına müsade etmeyeceği yaraları.Düşünmek anlamsızdı çoğu zaman.Hayat okadar da ciddiye alıncak bir şey değildi nasıl olsa.Yürüyüp gidilecek,başını çevirip geçilecek bir şey gibi,..
Bende arada bir bişeyler karalarım yazarım güzel olur ama bunun kadar ayrıntılı yazamadım hiç :(
YanıtlaSilyazmaya başladığımda ne çıkçağını bilmeden yazıyorum..sadce kafamda bi yer hayal ediyorum hepsi bu..
SilOoo, güzel olmuş, devamını da yenilerini de bekleriz canım :)
YanıtlaSilinşallah cnm..çok sık yazamıyorum zaman sıkıntısından ama denerim :)
YanıtlaSilKedinin onu terketmesi kötü olmuş.
YanıtlaSil